29 Haziran 2017 Perşembe

OKUL ÖNCESİ EĞİTİM NEDEN ÖNEMLİDİR? KAÇ YAŞINDA BAŞLAMALIDIR?


Son dönemde sıkça tartışılan konulardan biri, çocuklar ne zaman anaokulu, kreş’e başlamalı? Bu konuda her uzmanın farklı görüşünün olması ailelerin aklını karıştırmaktadır.

Bence ilk doğum anından itibaren çocuğun annesi ile elinden geldiğince birlikte vakit geçirmesi sağlıklı olacaktır. Bunun süresini etkileyen çok etken var günümüzde. Ekonomik şartlar maalesef en etkin olanı. Bu yüzden çocuk anne ile iki yıl geçirmeli, üç yıl geçirmeli, hatta dört yıl birlikte evde vakit geçirmeli genellemesine girmeyeceğim. Bunun günümüzde acımasızlık olduğunu düşünmekteyim. Hangi anne çocuğu ile vakit geçirmek istemez? Neden bu vicdani eziyet çalışması?
Kültürden kültüre değişiklikleri unutuyoruz. 

Geçen dönem 4.5 yaşında olup, kayıt döneminde, ‘oğlunuz ne kadar süredir okula gidiyor?’’ sorusuna annenin ‘’3 senedir okula gidiyor’’ cevabı ile şaşkınlık yaşamıştım. Amerika’dan gelmişti aile ve 1.5 yaşında iken çocuğunu kreşe başlatmıştı. Burada bu mevzu belki de anneliği sorgulamaya kadar giden sürecin başlangıcı olabilirdi. O yüzden ben anneliği sorgulamadan, neyin daha sağlıklı olabileceğini, her aileyi biricik ve tek kabul ederek yorumlamaya karar verdim.

A ailesinin değişkenleri ile B ailesinin değişkenleri arasında dağlar kadar fark olacağından, genellemeler ve keskin yorumlamalardan kaçınmaktayım bir süredir. Bunun herhangi bir fayda sağladığını da görmedim.

Bu değişkenlikleri göz ardı etmeden okul öncesi eğitim yaşının aileden aileye değişkenlik gösterebileceğini unutmadan, eğer imkanlar uygunsa 24 aylıktan sonra başlanabileceğini düşünmekteyim. 36 ay’dan sonra ise çocuğun kesinlikle başlayabileceğini düşünmekteyim.
Çocuk artık bağımsız şekilde hayatına devam edebilen, iletişimi kuvvetli, arkadaşlarıyla temas kurabilen, birey olarak var olan bir kişi olmuştur. Bu kişi artık belirli saatleri rahatça ve mutlu olacak şekilde Anaokulu’nda geçirebilecektir. Burada da elbette zorlanan çocuklar olacaktır ki o zaman kişisel danışmanlık devreye girerek sorun çözülecektir.

Erken çocukluk eğitimi, sonunda bütün hayat boyu yolculuğun temelini oluşturacak dönemdir. Verimli geçirilmesi sonucunda yolculuk çok daha sağlıklı ilerleyecektir.
Şimdi uzun yıllar Anaokulu Öğretmenliği yapmış Vicki Palmer’in, -yaklaşık 35 yıl- bir eğitimcinin, okul öncesi eğitimin 12 önemli yararı yazısını okuyalım.

1.Toplumsallaşma:

Çocuğun ailesi dışındaki insanlarla güvenli bir çevrede sosyalleşme becerisinin gelişmesi. Anne-babalar olarak, çocuklarımızı diğer çocuklar iletişime geçmelerini ve kendi dostluk grupları oluşturmalarının önemini bu dönemde anlıyoruz.
Çocuklarımıza utangaçlığın üstesinden gelmek ve özgüven kazanmak için yardımcı olan bu işlemi ne kadar yoğun yaparsak o kadar iyi olacaktır. Bunu önemsememek demek aslında sosyal gelişimlerini önemsememek demektir.

2. İşbirliği Kavramı:

Çocuğun kalbine en çok sahip çıkan profesyonellerin rehberliğinde, nasıl paylaşılacağını, nasıl işbirliği yapacağını, değiş tokuş yapmanın ne olduğunu ve emniyetli bir öğrenme ortamında ikna etme becerilerinin öğrenildiği dönemdir okul öncesi eğitim dönemi.
Kendi evinde kardeşiyle evde paylaşımda bulunmayan özellikle ilk çocuk için önemlidir bu beceri gelişimi. Zor bir aşama olacaktır ama ne kadar erken öğrenirse o kadar güzel olacaktır.

3.Bütüncül Gelişmeyi Teşvik:

Bir çocuğun duygusal, sosyal, fiziksel ve zihinsel gelişimi için onlara ömür boyu hazırlanacak güçlü bir temelin oluşturulduğu beceri aşamasıdır.
Erken çocukluk eğitimcileri, her bir çocuk için desteğin gerekli olduğu alanları belirleyerek, bu çocukların programlarını buna göre belirlerler ve etkinlikler ile desteklerler. Okul Öncesi çocuklar genellikle yardımcı, kooperatif ve kapsayıcı oldukları için, bu konulardaki gelişimleri oldukça önemlidir.

4. Hayat Boyu Öğrenme İçin Coşku:

Dersler, çocukları etkili öğrenciler olmaya teşvik edecek eğlenceli ve heyecan verici bir şekilde verilmelidir. Şevkle ve hevesle öğrenmeye susamaları gerekir. Eğitim sevgisi, okuma, öğrenme, keşfetme, doğayı tanıma okul öncesi eğitimde kökleşmektedir.

5.Eğitimin Değerini Deneyim Yoluyla İletim:

Rol modeli olarak bir örnek belirleyerek ve gerçek deneyimler sağlayarak öğrenme ve eğitimin değerini kavrayabilmesi gerekir. Anne babalar her zaman bir çocuğun erken yaşta okul öncesi gezilerin, farklı çevreleri görmenin farklı bir bakış açısı kazandırdığını bilmektedirler.

6. Saygı:

Başkalarına saygı duymayı öğretmek. Bu, insanlar ve eşyalar ile sınırlı değildir. Aynı zamanda hem çok acil hem de küresel olarak tüm çevreye saygı duymayı öğretmek.
Bu erdemi öğrenmek için, her şeyin paylaşıldığı, keyifli bir okul öncesi ortam ve organik olarak öğretimin olduğu güzel bir yer önemlidir.

7.Takım Çalışması:

Ekip çalışmasının, başkalarının görüşlerine, dinleyiciliğine, işbirliğine ve eşitliğe saygı gösterebilen bir okul öncesi dönem olması önemlidir.
Birçok okul öncesi etkinlik, bu nedenle ekip çalışması etrafında toplanmaktadır. Erken yaşta bir ekipte nasıl çalışacağını öğrenen bir kişi nihai olarak daha sonra sosyal açıdan uyumlu olacak ve hayattan daha fazla zevk alacaktır.

8.Esneklik:

Erken çocukluk eğitimcilerinin ve ebeveynlerinin mümkün olduğunca erken çocuklukta direnç geliştirmeleri için birlikte çalışmaları önemlidir. Açık beklentiler ve öngörülebilir sonuçlar ile tutarlı, güvenli ve adil bir sosyal çevre yaratarak çocuklar kendilerini ve duygularını yönetme becerilerini geliştirebilirler.
Bir öğretmenin, çocukların ilk elden deneyimler yoluyla öğrenebilecekleri ortam sağlamak için yaptıkları iştir. Sıkıntılar, zorluklar veya zaman zaman bir oyun kaybetmeler, bunlarla ve bunlardan daha büyük zorluklarla başa çıkma stratejileri oluşturmak için bu dönem çok kritiktir.

9.Konsantrasyon:

Okul Öncesi dönemde, çocuklar yeni fırsatlar, yeni arkadaşlıklar ve yeni ortamlar keşfetmek için her fırsatta araştırma yaparlar. Zihinleri çok canlı ve yaratıcıdır.
Erken çocukluk öğretmenleri, bu yoğunluğu, dinleme, yönergeleri takip etme, görevlere katılma ve konsantrasyonun kritik yaşam becerisini geliştirmeye yönelik grup etkinliklerine katılma becerisi ile dengelemeliler.

10.Sabır:

Her gün yetişkin olarak, sabrımızın test edildiği durumlarla karşılaşabiliriz. Çocuklar, sabrı keşfedip, uygulayabilecekleri bir sürü sosyal deneyime dahil olma fırsatına ihtiyaç duyarlar.
Örnekler, rol modelleme ve sosyal deneyimler yoluyla öğreterek, çocuklara sabrı geliştirip sıralarını alma becerisini öğretiriz. Okul öncesi dönemde bunu oyuncakla, oyunla yapmak çok daha kolaydır.


11. Güvenlik ve Benlik Saygısı:

Bu kritik. Güçlü bir refah duygusu, çocuklara yeteneklerini ve ilgi alanlarını keşfetmeye teşvik edecek olan güven, iyimserlik ve benlik saygısı sunar.
Diğer çocuklarla ve öğretmenlerle olumlu etkileşimler kendilerini güvenli bir şekilde algılamalarını sağlayacak ve hayatları boyunca durumlara ve sorunlara kendilerince güvenle yaklaşmalarını sağlayacaktır.

12.Çeşitliliğe Maruz Kalma:

Farklılığa ve çeşitliliğe önem vermek bir çocuğun erken gelişiminde çok önemlidir. Erken çocukluk eğitimi, çocuklara farklılıkları takdir etme ve kabul etme yönünde yardımcı olur ve toplum için çok yönlü katkıda bulunur.
Çocukların, herkesin kendi kültür, inanç ve etnisite ile kendi yolunda benzersiz ve özel olduğunu anlamaları önemlidir.

Özetle;

Anaokulu Eğitimi oyun oynamaktan ya da vakit geçirmekten çok daha fazlasıdır. Okul Öncesi Eğitim’in temel eğitimsel faydaları somut nitelilktedir. Bunun yanında çocukların çok yönlü birey olmaları konusu bizim için çok değerlidir bu dönemde.

Lütfen çocuğunuzun bir ömür boyu sürdüreceği bu fırsattan mahrum kalmasına izin vermeyin.


 Psk.Cihan Çelik

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder